ANTERHABER.COM’A özel açıklamalar yapan Gencer “Bu kuruma 14 yılı müdür olmak üzere tam 40 yılımı verdim. Ciddi bir seven tabanım var. Bu linç kampanyasını siyasi geleceğimin önünü kesmek için yatılar. AKP il Başkanı Kadem Mete son 2,5 yılda anamdan emdiğim sütü burnumdan getirdi. Kamuoyunda tek sorumlu benmişim gibi bir algı oluşturuluyor. Ancak kimse beni hedef göstermesin “diye konuştu.
Muğla’da geçen hafta bir uzman çavuşu hekim ve sağlık çalışanı tarafından şiddete uğraması ve olayın kamuoyuna sağlık çalışanları ve doktor şiddet görmüş gibi lanse edilmesi olayının güvenlik kamerası görüntülerinin ortaya çıkması ile başlayan soruşturmada görevden alınan Muğla Sağlık İl Müdürü Dr. İskender Gencer açıklamalarda bulundu.
AKP İL BAŞKANI ANAMDAN EMDİĞİM SÜTÜ BURNUMDAN GETİRDİ
Gencer 14 yılı sağlık il müdürü, 12 yılı sağlık im müdür yardımcısı olmak üzere tam 40 yıldır bu kuruma hizmet verdiğini belirterek “ne kadar iyi iş yaparsanız toplumda ne kadar sevilirseniz birileri karşınıza çıkıp bahane üretip suç yaratmaya çalışıyorlar. Bu olayda da aynısı oldu her zaman siyasetin içinde oldum, siyasi geleceğim olduğu için AKP İl Başkanı Kadem Mete tam2,5 yıldır benimle uğraşıyor anamdan emdiğim sütü burnumdan getirdi” diye konuştu.
OLAYIN YAŞANDIĞI HASTANE YETKİLİLERİ BİLGİ VERMEDİ
Gencer açıklamasının devamında olay tarihinde Muğla’da değil Ankara’da olduğunu ve olayın ardından hedef gösterildiğini ve kesinlikle suçlamaları kabul etmediğini belirterek ‘”Prof. Dr. Buğra Harmandar, İl Sağlık Hizmetleri Başkan Yardımcısı Kadir Süzek ve makam şoförümüz ile birlikte 13 Mart günü öğleden sonra Ankara’ya görevlendirme yazımız ile gittik. 14 Mart Günü Ankara’da Sayın Cumhurbaşkanımız ile Külliye de toplantıdaydık. 15 Mart’ta geri döndük” diyerek olay günü Muğla’da olmadığını söyledi. Konuyla ilgili kendisini arayan kimsenin de olmadığını söyleyen Gencer, yaşanan talihsiz olayın detaylarını Sağlık Müdürlüğü’nün basın biriminde görevli çalışandan öğrendiğini, olayın yaşandığı hastaneden tarafına hiçbir şekilde bilgi verilmediğini iddia etti.
OLAYLA İLGİLİ MÜFETTİŞ TALEP ETTİK
Konu ile ilgili 16 Mart günü ilgili makamlar ile toplantı yaparak hemen bir müfettiş gönderilmesini talep ettiklerini belirten Gencer, “Konunun yargıya da taşınmasının ardından ilgili ve yetkili makamlar ile bir toplantı yaparak sağlık bakanlığından bir müfettiş gelmesi yönünde karar verildi. Müfettiş talep yazısını yazdık yolladık. Olayın ertesinde konu medyaya yansıyıp açığa ve gözaltına alınınca sağlık çalışanları adına bir kınama yazısı yazalım dediler. Araştırmalar devam ediyor kimseyi rencide etmeden yazın şeklinde şifaen söyledim. Ancak hastanenin kınama yazısı yayınlayacağı dolaylı yoldan bilgi olarak iletildi. Hastanenin internet sitesinde yayınlanan kınama mesajının içeriği hakkında da bilgim yoktu. Hastane yönetimi tarafından hazırlanmıştır. Sağlık müdürlüğü ve Eğitim Araştırma Hastanesi, sitelerinden olayın seyri değişince benim talimatımla kaldırılmıştır” dedi.
PROTESTOYA İZİN VERMEDİM
Olayın taraflarından Uzman Çavuş taburcu olduğu gün yaşanan protesto ile ilgili açıklama yapan Dr. Gencer “Hastane Başhekimi beni arayıp ’personel protesto yapmak istiyor’ dedi. Buna kesinlikle izin vermemesini Başhekim olarak bunu engellemesini söyledim. Ancak olaylar olduktan sonra beni arayıp engelleyemedim diye bilgi verdi. Hastanenin kapılarının kilitlenmesi, protesto alkışları, kınama konuşmaları kesinlikle Başhekimin sorumluluk alanındadır. Hastanede olan gelişmelerden sorumlu kişi hastane yönetim kadrosudur, ancak bir olay olursa inceleme soruşturma yapacak kurum İl Sağlık Müdürlüğüdür” diyerek herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini belirtti.
BENİ HEDEF GÖSTERİYORLAR
Dr. İskender Gencer açıklamasının sonunda ise “Yaşanan olaylar bence her iki taraf için de adil değil ve vicdan yaralayıcı bir durum. Olayın oluşmasından gelişmesine, bugüne kadar kimlerin ne kadar payı olduğu bakanlıktan gelecek müfettiş ve mahkemede ortaya çıkacaktır. Kamuoyunda tek sorumlu benmişim gibi bir algı oluşturuluyor. Ancak kimse beni hedef göstermesin’’ diyerek adli sürecin takipçisi olduğunu belirtti.